08.03.2023

Vergi borcu cezaları nelerdir?

Devlete vergi ödemekle yükümlü olan vergi mükellefleri, ilgili mevzuat çerçevesinde yükümlülüklerini yerine getirmek durumundadır. Biz de önemini vurgulamak istediğimiz “Vergi borcu cezaları nelerdir? Vergi borcu yapılandırma nasıl olur?” gibi merak edilen konuları detaylı ele aldık.

 

Vergi borcu cezaları nelerdir?

Kendisine vergi borcu yüklenebilen gerçek veya tüzel kişiye mükellef denir. Vergi mükellefi, devlete vergi ödemekle yükümlü olan bir şahıs veya ticari kuruluş olabilir. Vergi mükellefinin ve mükellefiyet kavramına ilişkin detaylı bilgiyi daha önce hazırladığımız “Vergi mükellefi kimdir, nasıl olunur?” yazımızı okuyarak alabilirsiniz.

Söz konusu vergi mükelleflerinin ilgili mevzuat çerçevesinde doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda ve bu eylemlerinin suç ve kabahat oluşturması halinde cezalandırılmaları gündemdedir. Vergi borcu cezalarının uygulanmasının en temel amaçları; mükellefleri vergi borcu ödeme ödevine teşvik etmek, caydırıcı etkisini ortaya çıkarmak, alınan verginin etkinliğini sağlamak ve vergilendirmede eşitliği sağlamaktır.

Vergi borcu cezaları, mali nitelikteki ve ceza hukuku kapsamındaki vergi suç ve cezaları şeklinde iki kategoriye ayırarak ele alınacaktır.

(image: vergi_borcu_cezalari_semasi.jpg)

Suç sayılan fiillerin cezalandırılmasında kamu yararının korunması amaçlandığından suçlar için hapis cezası ve adli para cezası, kabahat sayılan fiillerde ise hazine yararı korunması amaçlandığından idari para cezası ve idari tedbirler uygulanır.

 

Vergi borcu ödenmezse ne olur?

Vergi beyannamesinin verilmesiyle alınan tahakkuk fişinde yazan son ödeme tarihine kadar vergi borcu cezasız olarak ödenebilir. Vergi borcu ödeme süresi içinde ödenmezse borç takipli hale gelir ve vergi gecikme cezası alınır. Takipli borcun bir süre daha ödenmemesi durumunda, var olan borca faiz eklenir. Ayrıca bu halde mükellefin, haciz ve banka hesaplarına el konma riskleri de söz konusu olabilir.

 

Vergi i̇daresi tarafından cezalandırılan kabahatler

 

Vergi Ziyaı

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’na (“Vergi Kanunu”) göre vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade eder.

Bununla birlikte, günümüzde Türkiye’de uygulanan vergi uygulamalarında mükelleflerin şahsi ve ailevi durumları göz önünde bulundurulur. Bu kapsamda vergi borçları hesaplanırken mükelleflerin kişisel ve ailevi durumlarına göre birtakım indirimler uygulanır. Mükelleflerin belirtilen konularda gerçeğe aykırı beyanda bulunmaları, vergi borçlarında haksız bir indirim yapılması ya da ödedikleri tutarların geri verilmesine sebep olmaları vergi ziyaı hükmünde kabul edilir.

Vergi ziyaının söz konusu olması için diğer bir ihtimal ise, Vergi Kanunu ile kendisine yüklenen görevleri yerine getirmeyen mükellefin bir vergi kaybına neden olmasıdır. Vergi Kanunu’nun Mükellefin Ödevleri başlıklı ilgili hükümlerinde mükellefin görevleri sayılmıştır. Mükellefler bu görevlerini yerine getirmek ve Vergi Kanunu’nda belirtilen usul ve şekil şartlarına uymakla yükümlüdürler; aksi halde vergi ziyaı söz konusu olur.

Önemle belirtmek gerekir ki, bahsedilen hallerde verginin sonradan tahakkuk ettirilmesi veya tamamlanması ya da haksız iadenin geri alınması ceza uygulanmasına mâni olmayacaktır.

Bu hallerde vergi ziyaına sebebiyet verildiği takdirde, mükellef veya sorumlu hakkında ziya uğratılan verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesilir. Vergi ziyaına Vergi Kanunu’nun Kaçakçılık Suçları ve Cezaları başlıklı maddesinde yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde bu ceza üç katı uygulanır. Vergi incelemesine başlanılmasından veya takdir komisyonuna sevk edilmesinden sonra verilenler hariç olmak üzere, kanuni süresi geçtikten sonra verilen vergi beyannameleri için kesilecek ceza yüzde elli oranında uygulanacaktır.

 

Usulsüzlük cezası

Vergi Kanunu’na göre, vergi ziyai haricinde uygulanan bir diğer vergi cezası usulsüzlüktür. Usulsüzlük, tanım olarak vergi kanunlarının şekle ve usule mütaallik hükümlerine riayet edilmemesidir.

Usulsüzlük kabahatlerinde vergi kaybının bulunması şartı aranmaz. Usulsüzlükler, aşağıda değinilen yazılı derecelere ve Vergi Kanunu’na bağlı cetvele göre cezalandırılmaktadır. Usulsüzlük fiili re'sen takdiri gerektirirse, söz konusu cetvelde yazılı cezalar iki kat olarak kesilmektedir.

 

1. Genel usulsüzlük

Genel usulsüzlük fiilleri yükümlünün; beyanname verme, defter tasdiki, defter tutma, vergi karnesi kullanma, işe başlamayı bildirme gibi ödevlerine uymaması ile ortaya çıkar. Bu usulsüzlükler birinci derece ve ikinci derece usulsüzlükler olmak üzere Vergi Kanunu’nda sayılmıştır.

a.) Birinci derece usulsüzlükler:

  • Vergi ve harç beyannamelerinin süresinde verilmemiş olması,

  • Tutulması mecburi olan defterlerden herhangi birinin tutulmamış olması,

  • Defter kayıtlarının ve bunlarla ilgili vesikaların doğru bir vergi incelemesi yapılmasına imkân vermeyecek derecede noksan, usulsüz veya karışık olması,

  • Çiftçiler tarafından ilgili hükümlere göre muhtar ve ihtiyar heyetlerince yapılan davete müddetinde icabet edilmemesi,

  • Vergi Kanunu’nun kayıt nizamına ait hükümlerine uyulmamış olması,

  • İşe başlamanın zamanında bildirilmemesi,

  • Tasdiki mecburi olan defterlerden herhangi birinin tasdik muamelesinin yaptırılmamış olması,

  • Diğer ücretler üzerinden alınan Gelir Vergisinde, tarh zamanı geçtiği halde verginin tarh ettirilmemiş olması,

  • Veraset ve intikal vergisi beyannamesinin süre içerisinde verilmiş olmasıdır.

  • b.) İkinci derece usulsüzlükler:

  • Veraset ve intikal Vergisi Beyannamelerinin süresinin sonundan başlayarak Vergi Kanunu’nda belirtilen süre içinde verilmiş olması,

  • Ekim ve sayım beyanlarının süresi içinde veya kanunda istenilen bilgileri ihtiva edecek doğru bir şekilde yapılmaması,

  • İşe başlamayı bildirme hariç, yazılı bildirmelerin zamanında yapılmamış olması,

  • Vergi karnesi süresinin 15 gün geçtiği halde alınmamış olması (süre sonundan başlayarak),

  • Tasdiki mecburi olan defterlerden herhangi birinin, kanuni sürenin sonundan başlanarak bir ay içerisinde tasdik ettirilmesi (Bu durum kanuni süresi içinde tasdik ettirilmiş sayılır)

  • Vergi beyannameleri, bildirimler, evrak ve vesikaların kanunen belli şekil ve muhteviyatı ve ekleri ile bunlarla ilgili olarak yapılan diğer düzenlemelere ilişkin hükümlere uyulmamış olması,

  • Hesap veya muamelelerin doğruluk veya açıklığını bozmamak şartıyla birtakım evrak ve vesikaların bulunmaması veya ibraz edilmemesi ikinci derece usulsüzlüktür.

  • Genel usulsüzlükler, Vergi Kanunu’na bağlı cetvele göre cezalandırılır. Kabahatin derecesi ve usulsüzlüğü yapan kişinin kimliği göz önüne alınarak cezalar farklılık gösterir.

     

    2. Özel usulsüzlük

    Usulsüzlük cezalarının en ağır olanı özel usulsüzlük cezalarıdır. Vergi Kanunu’nda her bir özel usulsüz hali ve bunun cezaları ayrı ayrı ve detaylıca ele alınmıştır (Vergi Kanunu m.353,354,355)

    Her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığınca ekonomik şartlar göz önüne alınarak özel usulsüzlük cezalarının miktarları tekrar belirlenir. Özel usulsüzlük cezası gerektiren fillere örnek olarak fatura ve benzeri evrak verilmemesi ve alınmaması gösterilebilir.

     

    Vergi cezalarını ortadan kaldıran durumlar nelerdir?

    Aşağıda değinilen durumlarının varlığı halinde vergi cezaları ortadan kalkmaktadır.

    Yanılma:Vergi Kanunu'nun 413. maddesi hükümlerine göre, yetkili makamdan talep ettiği konuya ilişkin bilgi alan ve bu doğrultuda işlem yapan mükellef, bu fiili vergi suçu oluştursa bile cezalandırılamaz.

    Mücbir sebep:Mücbir sebep halleri Vergi Kanunu’nun 13. maddesinde ele alınmıştır. Bu mücbir sebep hallerinden herhangi birinin söz konusu olması halinde vergi cezası kesilmez.

    Ödeme:Vergi cezalarının ödeme zamanında ödenmesi ile cezaları kalkar.

    Ölüm:Vergi mükellefinin ölümü ile vergi cezası düşer.

    Zamanaşımı:Zamanaşımı süresinin dolması ile vergi cezaları sona erer.

    Uzlaşma:Vergi kaçakçılığı suçu dışındaki vergi ziyaı cezalarında vergi dairesi ile mükellef uzlaşabilir.

    Terkin:Doğal afetler, muzir hayvan ve haşarat istilası veya bunlara benzer afetler yüzünden vergi cezaları Maliye Bakanlığınca kısmen veya tamamen terkin edilebilir.

    Af: Af vergi cezalarını kısmen veya tamamen ortadan kaldırabilir.

    İndirim: Vergi cezalarında indirim yapılması olasıdır ve bu halde ceza yapılan indirim oranında sona erecektir.

    Pişmanlık ve Islah: Vergi Kanunu’nun 371.maddesinde yer alan şartların sağlanması halinde vergi cezası sona erebilir.

     

    Vergi borcu cezası olanlar hapse girer mi?

    Vergi Kanunu’nda düzenlenen kaçakçılık suçu hapis cezası öngörülen suçlardandır. Nitelikli olarak değerlendirilen fiillerin işlenmesi halinde vergi kaybının doğup doğmadığına bakılmaksızın hapis cezalarının fiilen uygulanmasına imkân sağlayacak şekilde bir düzenleme yapılmıştır.

    Hapis cezasını gerektiren halleri aşağıda detaylı olarak yazdık.

    1. Vergi kanunlarına göre tutulan veya düzenlenen ve saklanma ve ibraz mecburiyeti bulunan;

  • Defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hileleri yapanlar, sahte isimler adına hesap açanlar veya defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydedenler,

  • Defter, kayıt ve belgeleri tahrif edenler veya gizleyenler veya yanıltıcı belge düzenleyenler veya bu belgeleri kullananlar hakkında 18 aydan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

  • 2. Vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen ve saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya yok edip yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu belgeleri kullananlar, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    3. Ayrıca, Maliye Bakanlığı ile anlaşması bulunan kişilerin basabileceği belgeleri, anlaşması olmadığı halde basanlar veya bilerek kullananlar iki yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    4. Vergi Kanunu’nun 359/ç maddesinde değinilen belge, bilgi veya verilerin iletilmesini önleyen veya bunların gerçeğe uygun olmayan şekilde iletilmesine sebebiyet verenler üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

    5. Vergi Kanunu’nun 371. maddesinde yer alan pişmanlık şartlarına uygun olarak durumu, ilgili makamlara bildirenler hakkında bu madde hükümleri uygulanmaz.

    Kaçakçılık suçlarını işleyenler hakkında bu cezaların uygulanması, vergi ziyaı cezasının ayrıca uygulanmasına engel teşkil etmez.

     

    Vergi borcu zaman aşımına uğrar mı?

    Zamanaşımı, belirli süre geçmesi ile vergi alacağının kalkması anlamına gelmektedir. Zamanaşımı, mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksızın hüküm ifade eder. Vergi alacağının, doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar.

     

    Vergi cezalarının kesilmesi ve ödenmesi

     

    Vergi cezalarının kesilmesi

    Vergi cezaları, vergi incelemesine yetkili olanlar tarafından tespit edilir ve bu tespitler raporlarda gösterilmek zorundadır. Delillerin kaybolma ihtimalinin bulunması halinde, cezayı gerektiren konular hakkında tutanak tutulur.

    Vergi cezaları, cezanın kesilmesini gerektiren vergi açısından mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi tarafından kesilir. Kesilen vergi cezaları, ilgililere ceza ihbarnamesi ile tebliğ edilir. Cezayı gerektiren olaya ilişkin tutanak ile inceleme raporunun birer örneği, ceza ihbarnamesine eklenerek ilgiliye verilmesi gerekir.

     

    Vergi cezalarının ödenmesi

    Vergi cezaları, cezaya karşı vergi mahkemesinde dava açılmamışsa dava açma süresinin bittiği tarihten; cezaya karşı dava açılmışsa, vergi mahkemesi kararı üzerine vergi dairesince düzenlenecek ihbarnamenin ilgiliye tebliğ tarihinden başlayarak bir ay içinde mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine ödenir. Borç ödendikten sonra vergi borcu sorgulama yaparak borcun olmadığına dair resmî belge olan vergi borcu yoktur yazısı alınabilir. Vergi borcu yoktur yazısı ile ilgili detaylı bilgi için “Vergi borcu yoktur yazısı nedir, nereden alınır?” adlı blog yazımıza göz atabilirsiniz.

     

    İşin kolayı Paraşüt’te

    Ekonomik değişimler, hukuki zorunluluklar, vergi borçları ve benzeri ödeme planları arasında çıkmaza girmeden iş yoğunluğunuzu azaltabilirsiniz. Nasıl mı? Ön muhasebe süreçlerini kolaylaştırarak... Paraşüt, işletmelerin ön muhasebe süreçlerini hızlandırarak fatura takibinden gelir gider takibine, e-ticaret entegrasyonundan raporlama süreçlerine kadar birçok finansal operasyonlarınızda yanınızda.

    Siz de online ön muhasebe programı Paraşüt’ün tüm özelliklerini keşfetmek ve on binlerce KOBİ’nin arasına katılmak için kart bilgisi gerekmeden Paraşüt’ü 14 gün ücretsiz deneyebilirsiniz.

    Yeni Bloglardan Haberdar Ol

    Paraşüt e-bültene abone olun. Bu sayede yeni içerikleri kaçırmayın.
    Sizi haberdar edelim.

    Blog bülten aboneliği kapsamında işlenecek kişisel verileriniz ile ilgili detaylı bilgiye Aydınlatma Metnini okudum.

    Tarafıma blog bültenlerinin gönderilebilmesi için Açık Rıza Metni kapsamında, e-posta adresimin yurt dışına aktarılmasına onay veriyorum.

    Ticari elektronik ileti gönderimi için Açık Rıza Metni kapsamında, e-posta adresimin yurt dışına aktarılmasına onay veriyorum.

    Ön muhasebe programı Paraşüt - Kampanya görsel

    Ayda 55₺'ye e-faturaya kolayca geçin!

    e-Faturaya uygun fiyatlı e-kontör avantajı ve hesaplı çözümler ile geçin.

    En Çok Okunanlar